"Olur mu, yapabilir miyim derken kendini yüzerken bulursun." @tahaengin 2019 yılında katıldığım ilk yarış olan İzmir Narlıdere havuz yarışında sohbet ettiğim Yüzme İdman Yurdu’ndan Barış abinin (Tabakoğlu) cesaretlendirmesi ile katılmaya karar vermiştim. 2020 yılında kayıt yaptırdım ama pandemi nedeniyle iptal edildi. 2021'de son 1 hafta kala iptal edildi. 2022'de yapılır mı yapılmaz mı diye tereddüt içerisindeyken yarışma günü geldi çattı.
Yolculuğa yarıştan bir gün önce başladım ve 14:00 Sabiha Gökçen –Dalaman uçağıyla gittim ve Dalaman-Kaş arası transfer ile 18:30 gibi Kaş'a indim. Yol yorucu ve uzun 2 buçuk 3 saat sürüyor. Tek gece kalacağım için ucuz bir pansiyon seçtim. Pansiyona yerleştikten sonra kit alımı ve teknik toplantı için çıktım. Akşam 21:00 gibi sade kaşarlı pide yedim ve pansiyona döndüm. 23:30 gibi yattım.
Sabah 6:30 toplanma saati olduğu için 5:30 da uyandım. Kahvaltı için tam buğday ekmeğine kaşarlı domatesli sandviç yedim. Saat tam 6:30’da toplanma yerine gittim. 7:00 gibi tekneye almaya başladılar. Pasaport kontrolünden sonra tekneye geçtim. Gölge bir yere oturdum. Yaklaşık 1 saat teknede geçti. 8:30 gibi Meis’e ulaşmıştık. Yol boyunca bol su içtim ve 1 şişe de Powerade bitirdim. Son hafta sıvı tüketimini arttırmıştım ve her gün 1 tane Powerade ve 1 sade soda içerek yarışa hazırlık yapmıştım. Ayrıca son hafta bol karbonhidrat ağırlıklı beslendim. Yarışa 15-20 dakika kala 2 tane küçük muz yedim. Sonra krem ve yağ sürmek için izin verdiler. Bu yarışta farklı olarak vazelin yerine Sudocrem kullandım. Tahriş olabilecek boyun göğüs ve koltuk altı bölgelerine kalın bir tabaka sürdüm. Kalan yerlere 50 faktör güneş kremi sürdüm. Bu yarışta yüzme balonu ile de ilk kez yüzecek olmanın minik heyecanı vardı. Hafta içi antrenmanda deneyip pek problem çıkarmadığını test ettim ancak yine de açık denizde neler olabileceğini bilmiyordum.
Yarışın başlamasına 20 dakika kala iskeleye indik. Burada klasik ısınma hareketlerini yaptım. Sıvı alımına devam ettim. Yanıma enerji jellerinden 1 paket aldım. Ancak daha önce hiç denemediğim için sadece ne olur ne olmaz yanımda bulunsun diye aldım. Tam saat 09:00 da Start verildikten sonra suya atladım ve yavaş tempoyla yarışa başladım. Her zaman dediğim gibi suya girince heyecan gider geriye antrenman kalır. Yüzmeye başlayınca tüm heyecanım ve tedirginliğim gitti . Sonra benimle aynı hızda yüzdüğünü fark ettiğim bir yüzücüye yaklaşarak draftına yattım. Daha sonra bu yüzücünün takım arkadaşım Ceren olduğunu fark ettim. Daha önce 3K üzeri yarış yüzmediğim için tecrübesine güvendiğim arkadaşımın referansında yüzmek iyi bir fikirdi. Ayrıca açık suda draftta yüzmek bambaşka bir deneyim. Aslında hedefim Mertcan Sarı’nın draftına yatmaktı ama o biraz hızlı başladı ve start karmaşasında onu yakalayamadım. Cerenin draftında ilk 2 km ada içinde yüzdüm deniz çok sakindi kerterizde problem yoktu. Adanın sol tarafını kerteriz alarak düz bir hatta yüzmeye devam ettik. Adanın sol taraftaki son noktasını da geçtikten sonra açık denize çıktığımız için biraz dalga gelmeye başladı. Muhtemelen akıntı da etkiliydi ancak suyun içinde açık denizde akıntıyı fark etmek pek mümkün olmadı. Tekin toplantıda “uyuyan dev” diye bahsettikleri tepeyi kerteriz alarak yüzmeye devam ettik. Nispeten grubun en sol tarafında yüzüyorduk. Türk sularına girdikten sonra sağ tarafta kanoları görmeye başladım. Ancak pek yakınımda değildiler. Ağzımda tuzluluk hissiyatı artığı için su almaya karar verdim ancak çok yakınımda tekne ya da kano olmadığı için drafttan çıkmadım. 1-2 km daha yüzdükten sonra susuzluk hissim arttı ve uzun mesafede dehidrasyon etkisi nasıl olur bilmediğim için su almaya karar verdim ve sağda gözüme kestirdiğim bir tekneye doğru yöneldim tekneye yanaşıp su aldım. Tepeyi kerteriz alarak tekrar yüzmeye başladım. Sahil tarafında amfi tiyatro görünmeye başladıktan sonra nispeten amfi tiyatroyu kerteriz alarak yüzdüm ancak akıntı sağdan sola doğru attığını fark edince bu noktadan kerterizi biraz daha sağdaki yerleşim yerine kaydırdım ve yüzmeye devam ettim. Teknik toplantıda kerteriz için önce turuncu balon sonra sarı balon olacak denilmesine rağmen turuncu balonu bir türlü göremedim. Bunun için ara ara durup gözlüğü çıkarıp baktım ama görünürde balon yoktu. Yarış sonrası Polat Dede balonun patladığını söyledi. Nispeten kaş merkezde ki yerleşim yerlerini kerteriz alarak yüzmeye devam ettim. Sarı balon yaklaşık 2 km kala görünmeye başladı ancak denizin bir miktar dalgalı olması nedeniyle çok belirgin değildi. Görebildiğim kadarıyla sarı balonu kerteriz alarak yüzdüm. Yarışın bu noktasına kadar tempom beyaz pembe arasından hiç çıkmadı. Sarı balona yaklaşık 500 metre kaldıktan sonra tempo arttırmaya başladım. Balonu geçtikten sonra finişe yaklaşık 500-600 metre kalmıştı. Ondan sonra biraz daha tempo arttırıp finiş noktasına kadar ortalamanın biraz üstünde yüzdüm. Start noktası denizden bakıldığında Kaş merkezin sağında kalan gümrük tarafından yapılmıştı. Ancak finiş merkezin solunda kalan Mumy Beach olarak belirtildiği için sudan nereden çıkacağımızı bilmiyorduk. Kıyıya yaklaşınca yan yana duran 4-5 tane beach olduğunu fark ettim ve hangisinden çıkacağımı anlayamadım. Kenarda duran organizasyon görevlilerinin turuncu tişörtlerini fark ettim ve o tarafa yüzüp sudan çıktım.
Yarışın yapılıp yapılmayacağı konusunda tereddütlerimiz olduğu için yarış özelinde son 1 ay kalana kadar antrenman programında değişiklik yapmamıştım. Ancak son 45 gün kala haftalık antrenmanlarımı 3 güne çıkarmıştım ve son 3 hafta Taha Hoca ile yarış özelinde haftalık 2-3 gün fazladan antrenman programladık rahat bir yarış geçirmemin en önemli nedeninin bu olduğunu düşünüyorum. Sudan çıktığımda hissiyat olarak iyi durumdaydım. Bitkin değildim. Yarış boyunca hiç açlık hissetmedim bu nedenle yanıma aldığım jeli kullanmadım. Su takviyesi sadece 1 kere adlım ve suyun yarısını içtim. Yarış boyunca rahatsız edici kas ağrısı olmadı. Sadece ikinci yarıda başlayıp sonlara doğru biraz daha artan sol omzumda kas yorgunluğundan kaynaklı bir miktar ağrı oldu. Ara ara dalga yüzünden az bir miktar su yuttum ama çok rahatsız etmedi. Yüzme balonu hiç sorun olmadı. Gözlük ya da bone ile ilgili hiç sıkıntı yaşamadım. Gözlüğüm yeni olduğu için buğulanma sorunu çok yaşamadım. Ayna camlı gözlük olması da güneşli havada etkili oldu. Arena uzun mayo giydim ve hiç sorun yaşamadım. Sudocrem vazeline göre daha etkili diyebilirim. Yarış bittiğinde sürdüğüm krem tabakası hala duruyordu. Ensemde sürtünmeden kaynaklı son 2 km biraz sızlama oldu ama çok rahatsız etmedi. Yarış genel anlamda çok iyi geçti. Genel klasman 36. yaş grubunda 5. sırada bitirdim. Performansı biraz daha yüksek tutup daha iyi bir süre yapabilirdim ancak ilk uzun mesafe yarışı için temkinli olmak en iyi karardı.
Yarıştan sonra bol bol sıvı aldım ve elektrolit içitim. Dönüş yolculuğu aynı gün olduğu için biraz yoruldum. Gece 23:00 gibi evdeydim. Sabah uyandığımda çok belirgin ağrı ya da aşırı yorgunluk hissetmedim.
Sonuç olarak takım arkadaşlarımla geride bıraktığım unutulmaz bir deneyim oldu.
Konuk Yazar
Master Yüzücü
Yunus Emre Aydın,
